Kimsenin orucuyla, namazıyla, şusuyla, busuyla bir derdim olmadığı için, Ramazan ile ilgili beni rahatsız eden en mühim noktaya parmak basacağım (basacaaaam!).
Bildiğiniz üzere Türkiye'de magazin basını biraz hastalıklı bir hal aldı son 3-5 sene içerisinde. o eski televole tadını yakalayabilen var mıdır bilmiyorum ancak varsa da çok azdır eminim. İşte bahsetmiş olduğum bu hastalıklı magazin anlayışı, nüfusunun yüzde bilmemkaçı müslüman olan bir ülke de büyük önem arzeden Ramazan ayını da sulandırmaktan geri kalmıyor. Ve hatta bunu Ana Haber Bülteni diye nitelendirdikleri programlarda yapıyorlar.
Sultanahmet'ten Canlı! İyi de niye?
İnsanların yaptığı ibadetten bile nemalanmaya mı çalışıyorsunuz yoksa hakkaten insanlara ramazan ayının kutsallığını vesairesini mi anlatmak niyetiniz? ikincisi biraz eğreti durdu gibi değil mi?
aynen öyle.
Zira içinde bulunduğumuz şu mübarek ayda insanlar Kanal D haber ekranlarında oruçlarını açarken birtakım çakallar ellerinde telefon sevdikleriyle konuşurken kameraya abuk bir sırıtışla el sallıyorlar arkadan arkadan. Biri çocuğunu getiriyor mesela, spiker çocuğu kucağına alıyor ansızın ve "Evet bir bebek var ne bu bebek??" diye soruyor. Annesi de durur mu? yapıştırıyor cevabı "Osman bebek!" isim aklımda kalmadı random seçtim osman'ı. (burada değinmek istediğim ayrı bir konu da "x bebek" tir ancak şimdi sırası değil). Osman bebek'in ananesi Gaziantep'te imiş ve o yüzden orda bulunuyormuş. Büyükannesi görsün diye yani. Osman bebeğin annesinin Sultanahmet macerası bugünlük buydu. İftar, oruç, Ramazan vesaire pek umurunda değil gibiydi.
Herneyse fazla uzatmak istemiyorum. Kişisel ricam, madem o programları Ana Haber Bülteni olarak nitelendiriyorsunuz o zaman lütfen sadece haber yapın. İnsanların kutsal saydığı ya da saymadığı ne kadar şey varsa onları türlü magazinel kılıfa uydurup gözümüze gözümüze sokmayın. İşinizi yapın.
Bir değişik ramazan klişesi de ezan okuyan sanatçılardır bu arada değil mi? Bu furyaya Müslüm Baba'da dahil oldu sonunda. Nicedir bekliyordum böyle bir olayı, kısmet bugüneymiş.
Hoşgeldin Ya Şehr-i Ramazan.
2 yorum:
"5 yıldızlı iftar" başlığı altında, kimsenin alamayacağı, oruç tutanın da ramazanın manasını kavramadan zıkkımlandığı "roof restaurant"ları es geçmişin.
onlarla alakalı cemiyetsel bir yazı da yazacağım.
Yorum Gönder
yorum yaparken kimseyi kırmamanızı, yorumlarınızı hukukî çerçeve içerisinde (taşırmadan) yapmanızı istemek zorundayım. şu an baskı altındayım ve silah zoruyla bunları yazıyorum.